Büyüklerimize "Küçükken hangi oyunları
oynardınız?" diye sorduğumuzda: Dokuztaş, körebe, beştaş, çelik - çomak,
misket, uzun eşek, mendil kapmaca, topaç, istop, ip atlama, yumurta dövüştürme,
kulaktan kulağa oynadığımız oyunlardır derler. Eskiden her mahalle bir futbol
takımı kurarmış. Her çocuğun renkli renkli misketleri olurmuş. Eskiden oynanan
misket, saklambaç hala oynanan oyunlardandır. Geçmişten günümüze sadece
oyunların tarzları kalırken, kullanılan malzemeler değişmiştir. Bezlerle
yapılan bebeklerin yerini plastik bebekler almıştır. Tellerden, tahtadan
yapılan arabaların yerine pilli arabalar yapılmıştır. Dalya, beştaş gibi
oyunların yerine bilardo ve bowling oynanmaya başlanmıştır. Eskiden çamurdan
oyuncaklar yapılırken, şimdi hamurdan oyuncaklar yapılıyor. Eskiden çocuklar
sabahtan akşama kadar sokakta oynarlarmış. Günümüzde çocuklar evlerinde oynamaya başladılar çünkü kentleşme arttığı
için, binalar yapıldığı için oyun alanları azalmıştır. Bu nedenle sokak
oyunlarının yerine evde bilgisayar oyunları oynanıyor. Artık günümüzde oyun
denince aklımıza bilgisayar oyunları geliyor. Geçmişte oynanan çocuk
oyunlarında arkadaşlık ortamı sağlanırmış. Günümüzde oynanan bilgisayar
oyunları çocukları birbirinden uzaklaştırıyor. Arkadaş ilişkilerinin
zayıflamasına, paylaşımı ve sabretmeyi bilmemeye, saygı duymayı bilmemeye neden oluyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder